Çalışanların ilk beş yılında 14 iş günü, beş yıldan on yıla kadar çalışanların 20 iş günü ve 15 yıldan fazla çalışanların 26 iş günü yıllık izin hakkı bulunmaktadır. Çalışanların yaşı 18’den küçük ya da 50’den büyükse en az 20 iş günü yıllık izin hakları mevcuttur. Burada önem arz eden husus yıllık iznin iş gününde kullandırılmasıdır. Eğer bir iş yerinde 5 gün çalışılıp 2 gün tatil yapılmaktaysa, ilk hafta 5 gün daha sonraki hafta 5 gün ve daha sonraki hafta 4 gün olmak üzere işçiye yıllık izin kullandırılmalıdır. İlk olarak şunu söylemekte fayda bulunmaktadır: Yıllık izin işverenin yönetim hakkı dolayısıyla işçiye işverenin arzu ettiği tarihte kullandırılmaktadır. İşçi, işveren yıllık izin hakkımı kullandırmıyor diye iş sözleşmesini haklı nedenle feshedemez. Yargıtay, işçinin işverene yazılı bir başvuru yapmasını buna rağmen işverenin yıllık izin hakkını kullandırmadığını beyan ettiği taktirde işbu feshi haklı nedenle fesih saymaktadır. Yıllık izin ücretinin kullandırıldığı ancak işveren tarafından yazılı belgeyle ispatlanabilmektedir.
Talep formları tek başına yıllık izin ücretinin kullandırıldığını ispatlamamaktadır. 5 yıldan uzun süredir yıllık izin ücretini kullanmadığını iddia eden işçiyi yargılama devam ederken hâkim duruşmaya çağırmaktadır. Bu durum hâkimin davayı aydınlatma yükümlülüğü kapsamına girmektedir ve yeni bir uygulamadır. İş akdi devam ederken ödenen yıllık izin ücretleri hiçbir yere mahsup edilemeyecektir. Bunun sebebi Yargıtay’ın iş akdi devam ederken yıllık iznin kullandırılmayıp, parasının ödenmesi anayasal bir hakkın satın alınması sonucuna çıkması görüşünde olmasıdır. Yıllık izin ücreti fesihle muaccel olacaktır. İşbu sebeple işverenlerin yaptığı “zamanaşımı” itirazları dinlenmez.