1. Konkordato Sürecinin Başlatılması

  • Şirketler, borçlarını ödeyemeyecek duruma geldiğinde konkordato talebinde bulunabilirler.
  • Örnek: Şirket A, finansal zorluklar nedeniyle borçlarını ödeme kapasitesini kaybetti. Konkordato ilan ederek borç yapılandırmasına gitmeyi tercih etti. Bu aşamada mahkemeye başvurarak süreci resmileştirdi.

İpucu: Konkordato ilan etmek isteyen şirketlerin mali tablolarını, borçluluk durumunu ve alacaklılarla yapılacak uzlaşma planlarını dikkatle hazırlamaları gerekmektedir.

2. Geçici Mühlet Kararı

  • Mahkeme, konkordato başvurusu yapıldıktan sonra şirketin mal varlığını koruma altına almak için geçici mühlet kararı verebilir. Bu süreçte alacaklıların haciz işlemleri durdurulur.
  • Örnek: Şirket B, konkordato talebinde bulundu ve mahkeme tarafından 3 aylık geçici mühlet kararı aldı. Bu süre zarfında alacaklılar, Şirket B’nin mallarına haciz koyamadı.

İpucu: Geçici mühlet döneminde şirketin mali durumunu iyileştirmek için adımlar atması, alacaklılarla müzakerelere başlaması büyük önem taşır.

3. Kesin Mühlet Kararı ve Etkileri

  • Mahkeme, geçici mühlet sonrasında şirkete kesin mühlet verebilir. Bu karar, şirketin borç yapılandırma sürecini tamamlaması için ek süre tanır.
  • Örnek: Şirket C, 3 aylık geçici mühletin sonunda kesin mühlet kararı aldı ve borçlarını yeniden yapılandırmak için 1 yıllık süre tanındı.

İpucu: Kesin mühlet boyunca, şirketin borçlarını düzenli bir şekilde yapılandırması ve alacaklılarla uzlaşma planı yapması şarttır. Aksi halde süreç iflasa dönüşebilir.

4. Alacaklıların Hakları ve Konkordato Projesi

  • Konkordato sürecinde alacaklılar, şirketin sunduğu borç ödeme planına itiraz edebilir veya kabul edebilir. Alacaklılar çoğunluğu, borç yapılandırma planını kabul ederse süreç başarıyla sonuçlanır.
  • Örnek: Şirket D, alacaklılarının %75’i tarafından kabul edilen bir konkordato projesi sundu ve borçlarını 2 yıl içerisinde ödemeyi taahhüt etti.

İpucu: Şirketin konkordato projesi alacaklılar tarafından kabul edilmezse, şirket iflas edebilir. Bu yüzden uzlaşma sürecinde tüm tarafların çıkarları göz önünde bulundurulmalıdır.

5. Konkordato Komiserinin Rolü

  • Konkordato sürecinde, mahkeme bir konkordato komiseri atar. Komiser, şirketin mali durumunu denetler ve alacaklılarla müzakereleri yönetir.
  • Örnek: Şirket E’nin konkordato sürecinde atanan komiser, borç yapılandırma planını denetledi ve taraflar arasında müzakerelere rehberlik etti.

İpucu: Konkordato komiseri ile işbirliği yapmak, şirketin konkordato sürecini başarıyla tamamlaması açısından önemlidir. Komiserin taleplerini zamanında karşılamak hak kayıplarını önler.

6. Konkordato Başarısız Olursa: İflas Durumu

  • Eğer konkordato süreci başarısız olursa ve borç yapılandırma planı alacaklılar tarafından kabul edilmezse, şirket iflas edebilir.
  • Örnek: Şirket F, konkordato başvurusu yapmasına rağmen, alacaklılarla anlaşma sağlayamadı ve mahkeme iflas kararı verdi.

İpucu: Konkordato başvurusu yapılmadan önce, mali analizlerin doğru yapılması ve konkordato sürecinin başarı şansının değerlendirilmesi önemlidir. Aksi takdirde iflas kaçınılmaz olabilir.

7. Alacaklıların Haklarına Dikkat Edilmesi

  • Konkordato sürecinde alacaklıların haklarına saygı gösterilmemesi, mahkeme tarafından sürecin reddedilmesine yol açabilir.
  • Örnek: Şirket G, alacaklılarının taleplerini göz ardı ederek bir borç yapılandırma planı sundu ve mahkeme bu planı reddetti.

İpucu: Alacaklıların konkordato sürecine katılımını sağlamak, şeffaf bir plan sunmak ve taraflar arasında dengeyi kurmak önemlidir.

8. Konkordatonun Şirket İmajına Etkisi

  • Konkordato ilan eden şirketlerin kamuoyundaki imajı etkilenebilir. Bu durum, müşteri ve yatırımcı güvenini zedeleyebilir.
  • Örnek: Şirket H, konkordato ilan ettikten sonra bazı müşterilerini kaybetti ve yatırımcılar şirketten uzaklaştı.

İpucu: Şirketin konkordato sürecinde müşteri ve yatırımcılarla doğru iletişim kurması, güven kaybını önlemek açısından kritiktir. Şirketin gelecekte mali yapısını güçlendirme planları açıkça ifade edilmelidir.