HEMEN İLETİŞİME GEÇMEK İÇİN 0 541 485 92 48

Velayet Davasında Karar Alınması

Hakim çocuğun anneye mi babaya mı bırakılacağına karar verirken çocuğun yüksek yararı ilkesi doğrultusunda hareket eder. Hakim bu amaçla 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun’un 5’inci maddesi hükmü gereğince mahkeme bünyesinde bulunan uzmanlardan görüş alabileceği gibi taraflar da Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 293’üncü maddesi kapsamında mahkemeye uzman görüşü sunabilir. Dosyanın özelliğine göre, psikiyatrist, psikolog, pedagog, sosyal çalışmacı ve adli tıp uzmanı gibi farklı disiplinlere mensup uzmanlardan görüş alınması gerekli olabilir.

Uzmanlar tarafından yapılan ve mahkemenin takdirine sunulan değerlendirmelerde dikkate alınan başlıca etkenleri izleyen şekilde sıralamak mümkündür
Çocuğun yaşı, tarafların çocuğa yönelik geçmiş davranışları, tarafların çocuğa bakma açısından uygun özelliklere sahip olması, çocuğun alıştığı ortamın korunması, varsa kardeşlerin ayrılmaması, çocuğa iyi bir aile ortamı sağlanması, çocuğun diğer tarafla kişisel ilişkisinin gözetilecek olması, çocuğun görüşü Dosyaların özelliğine göre bu etkenlerden bir tanesi belirleyici konumda olabileceği gibi birçok etkenin bir arada değerlendirilmesi de gerekebilecektir. Uzmanların çocukla bizzat görüşmesi çocuğun sosyal ve psikolojik durumunun anlaşılmasına katkı sağlar. İdrak yaşında olmayan çocuklarda ise oyun terapisi ve resim çizdirme gibi yöntemlerle uzmanlar çocuklar hakkında fikir sahibi olabilmektedirler. Ayrıca çocuğun beden dilinin iyi okunması ailesiyle görüşülmesi gerekirse okuluna gidilip çevreyle konuşulması da çok önemli bir araştırmadır.

6284 Sayılı Yasa Velayete ilişkin Hükümler

MADDE 5 –(1) Şiddet uygulayanlarla ilgili olarak aşağıdaki önleyici tedbirlerden birine, birkaçına veya uygun görülecek benzer tedbirlere hâkim tarafından karar verilebilir: ç) Çocuklarla ilgili daha önce verilmiş bir kişisel ilişki kurma kararı varsa, kişisel ilişkinin refakatçi eşliğinde yapılması, kişisel ilişkinin sınırlanması ya da tümüyle kaldırılması. d) Gerekli görülmesi hâlinde korunan kişinin, şiddete uğramamış olsa bile yakınlarına, tanıklarına ve kişisel ilişki kurulmasına ilişkin hâller saklı kalmak üzere çocuklarına yaklaşmaması.
Uygulamada çocuğun ağır bir şiddetle karşı karşıya kaldığı durumlarda mahkemelerin yavaş işlemesi sebebiyle küçükler maddi ve manevi olarak onarılmaz bir şekilde yaralanmaktadır. Dolayısıyla ayrı bir dava ve ayrı bir talep olarak 6284 nolu yasanın 5. Maddesine başvurulması çok hızlı bir şekilde karar alınmasına yardımcı olacaktır.

Stj. Av. Elif Nur Akyol

HEMEN İLETİŞİME GEÇMEK İÇİN 0 541 485 92 48