HEMEN İLETİŞİME GEÇMEK İÇİN: 0 541 485 92 48
SÖZLEŞME HAZIRLAMA VE İNCELEME TEKNİKLERİ
Karşılıklı ve birbirine uygun irade beyanları ile kurulan hukuki işleme sözleşme denir. Sözleşmenin kurulabilmesi için öneri ve kabul olmak üzere iki irade beyanı gereklidir.
Sözleşmeler, haksız fiiller ve sebepsiz zenginleşme ile beraber borcun en önemli kaynağını oluşturmaktadır.
Opsiyon hakkı doğuran sözleşmelerde taraflar aralarında yaptıkları sözleşme ile daha sonraki bir tarihte içlerinden birine ya da her ikisine belli koşullarla bir sözleşme kurma hakkı tanırlar. Bu sözleşmelerin yapılmasının amacı ekonomik krizin etkilerinin azaltılmasıdır.
İyi kurgulanmış bir sözleşmede tarafların hak ve yükümlülükleri net olarak belirtilmeli, bir yükümlülük ihlal edildiği zaman hangi tedbirin uygulanacağını düzenlemelidir. İyi yazılmış bir sözleşme tarafların haklarını korumalarını da sağlar.
Sözleşmelerde Bulunması Gerekli Asgari Unsurlar
Sözleşmede öncelikle esaslı unsurlar bulunmalıdır. Örneğin satış sözleşmesinin esaslı unsurları: satışa konu olan mal, bedel ve bu malın bu bedelle satışı konusunda tarafların iradelerinin uyuşmasıdır. Esaslı unsurlar üzerinde tarafların iradelerinin uyuşmaması durumunda sözleşme yok hükmündedir.
Esaslı unsurlar dışında kalan unsurlara ise yan unsurlar denir. Örneğin fabrikadan bir ürün satın alınacaksa fabrika çıkışında bu ürünün kontrolünün yapılıp yapılamayacağı, nakliyatın nasıl yapılacağı, dondurulması gereken bir ürünse kamyonların ne kalitede olacağı, ürünlerin ambalajlanması gerekiyorsa ambalajın nasıl yapılacağı, taşınmaz satış sözleşmesinde giderlerin kime ait olacağı, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde yapı kullanma iznini hangi tarafın alacağı, inşaatın yürütülmesinden doğacak zararlarda tek mesulün müteahhit olacağı, AVM kiralarında benzeri bir mağazanın aynı AVM içerisinde açılamayacağı, catering sözleşmelerinde düzenlenecek bir etkinlikte garsonların üzerinde bulunması gereken giysiler ve masa düzenleri, franchise sözleşmelerinde personelin bu sistem içerisinde nasıl eğitileceği, muhasebenin nasıl tutulacağı, hangi hükümlerin fesih sebebi olacağı sözleşmenin yan unsurlarını oluşturur. Taraflar yan unsurlar üzerinde baştan müzakere etmiş fakat anlaşamamışlarsa sözleşme kurulamayacaktır. Taraflar yan unsurları konuşmamışlarsa veya konuşmuş ama sonraya bırakmışlarsa sözleşme kurulmuş olur daha bunlar üzerinde, taraflar anlaşamazsa hakim tarafından belirleme yapılır.
Niyet Mektubu (Letter Of Intent)
Niyet mektubu ile bir sözleşmenin kurulmasını sağlama niyeti açığa vurulur ve bu sonuca ulaşmak üzere görüşmelerin ciddi olarak sürdürülmesi taahhüt edilir. Örneğin Antalya’daki bir tatil işletmesini, bir fabrikayı satın almak isteyen kişinin ödeyeceği bedel üzerinde etkili olan pek çok unsur olduğundan kişinin bu noktada tereddütleri olabilir. Taraflar niyet mektubunu imzalasalar bile bağlayıcı nitelik taşımaz fakat taraflar görüşmelerin hangi noktalar üzerinde ve hangi yöntem ve usullere göre gerçekleştirileceği konusunda anlaşma yapmışlarsa bu anlaşmalar bağlayıcıdır. Örneğin: sır saklama sözleşmeleri(confidentiality agreement) , başkası ile görüşme yapmama anlaşması. Sır saklama sözleşmelerinin imzalanmasının amacı görüşmeler esnasında verilen bilgilerin tarafların kendi ticari çıkarları için kullanmalarının engellenmesidir. Bu anlaşmalara uyulmasının sağlanması için de sözleşmeye cezai şart konulmalıdır.
Sözleşmenin İçeriğinde Neler Olmalı ?
1-Tarih: Çoğu kez sözleşmenin hak ve yükümlülükler doğurması imza atılan tarihe bağlı olduğundan sözleşmenin önemli bir unsurudur. Ancak sözleşmeler geriye etkili ya da ileri bir tarihte hüküm doğurmak üzere de kurulabilirler.
2-Hak ve Yükümlülüklerin Detaylı Olarak Belirlenmesi: Taraflar arasında bir ihtilaf çıktığında önem kazanır bu nedenle tarafların yükümlülüklerini yerine getirmezlerse ne olacağı detaylı bir şekilde belirtilmelidir. Örneğin borçlunun temerrüde düşmesi halinde alacaklı sözleşmeden dönecek ise dönme ile birlikte ceza koşulu geriye etkili olarak ortadan kalkar. Sözleşmeden dönme sözleşmeyi geriye etkili olarak sona erdirir. Asıl alacağın sona ermesine bağlı olarak feri alacak olan cezai şart da sona erer. Dolayısıyla dönme halinde de cezai şart istenebileceğine dair açık hüküm koyulmalıdır.
Müspet ve menfi zararların birlikte istenebilmesi için bu yönde bir hüküm mutlaka sözleşmeye eklenmiş olmalıdır.
İnşaat sözleşmelerinde inşaat yarım kaldığı takdirde sözleşmeye nama ifa klozu konulabilir: herhangi bir aşamada inşaatın yarım bırakılması durumunda masrafları yükleniciye ait olmak üzere iş üçüncü kişiye yaptırılabilir, gerekirse yüklenicinin mali gücünün inşaatı tamamlamaya yeterli olmadığı görüldüğünde arsa payı inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciye düşecek arsa payları önceden satılarak elde edilen bedelle tamamlanabilir gibi.
3-Cezai şart: Örneğin gecikmeli olarak mal teslim edilmesi durumunda malın teslim edilmiş olması işlemiş her türlü hakkın daha sonradan talep edilmesine engel değildir ya da cezai şartın ileri sürülmesi malın teslim alınmasından bağımsızdır gibi şartlar sözleşmeye konulabilir. Cezai şartın bedeli yükümlülüğün ihlalinin aleyhine olan taraf bakımından arz ettiği öneme göre arttırılıp azaltılmalıdır. Bedel mutlaka deklare edilmelidir.
Cezai şartlarda tacirlerin ekonomik açıdan mahvına sebebiyet vermiyorsa sırf bir cezai şart bedelinin çok yüksek kararlaştırılması onun indirilmesi istenemez. Adi işlerdeki cezai şartlarda ise yükümlülüğün ihlali halinde cezai şarttan beklenen menfaat tarafların sözleşmedeki durumları dikkate alındığında ölçülü olmalıdır.
4-Damga vergisi: Damga vergisinin kim veya kimler tarafından ödeneceği sözleşmede kararlaştırılmalıdır.
5-Fesih Şartları ve Sonuçları: Fesih beyanında bulunan tarafça dürüstlük kuralı uyarınca sözleşme ilişkisinin devamını çekilmez hale getiren haller haklı neden olarak nitelendirilebilir. Haklı nedene sadakat borcuna aykırı davranışlar, tek yetkili satıcılık sözleşmelerinde bu yükümlülüğü ihlal eden davranışlar, müşteri menuniyetini bozacak davranışlar, hesap verme borcunun ihlaline ilişkin davranışlar, rekabet etme yasağına aykırılık, aralıklı zamanlarda mal teslimlerinin gecikmesinin sürekli hale gelmesi gibi örenkler verilebilir. Haklı nedenle fesihle sözleşmenin feshedilmesinde sözleşmedeki ilgili maddeye dayanılması somut olay açısından bu fesihin geçerli olup olmadığının tespitinde taraflara kolaylık sağlayacaktır. Sözleşmede, sözleşmenin hiçbir şekilde feshedilemeyeceği kararlaştırılamaz. Sözleşmede fesih nedenlerinin sınırlandırılması da tarafların sözleşmeyi başka bir haklı nedene dayanarak feshetme haklarını ellerinden alamaz, sözleşmede sayılmayan başka bir haklı neden sözleşmenin feshini haklı kılıyorsa taraflar yine sözleşmeyi feshedebilir. Fesih ile sözleşmenin süresinden önce sona ermesi halinde talep edilebilecek bir tazminat kararlaştırılabilir ve bu şekilde feshe bir cezai şart bağlanmış olur. Feshin cezai şarta bağlanması karşı tarafın haklı nedenle fesih konusunda daha ciddiyetli davranmasını sağlayacaktır.
6-Sözleşmenin Süresi ve Bitiş Tarihi : Net olarak belirtilmeli ve bitiminde neler olacağı ayrıca yazılmalıdır. Sözleşme bittikten sonra teslimim gerçekleştirilmesi halinde bu ilişkinin sadece birkaç iş bakımından mı devam edeceği yoksa taraflar arasındaki ilişkinin belirsiz süreli sözleşme haline mi geldiği konusunda baskın görüş taraflar arasındaki sözleşmenin belirsiz süreli sözleşme haline geldiği yönündedir.
7-Sözleşmelerde İhtilaf Halinde Yapılacaklar: Uzun yargılama süreçleri ile zaman kaybetmemek adına hakem ve arabulucu tayini önceden yapılmalı ve sözleşmeye yazılmalıdır. Hakeme başvurulması yönündeki irade sözleşmede net olarak belirtilmelidir. Yargıtay kararlarına göre bu irade net değilse sözleşmedeki hakem tayini geçersiz kabul edilmektedir.
8-Sözleşmeyi İmzalayan Tarafların Kimlikleri, İmza Sirküleri ve Vekaletleri
Sözleşme Hazırlanırken ve İmzalanırken Dikkat Edilmesi Gerekenler
*Sözleşmeler imzalanmadan önce mutlaka bir taslak hazırlanmalı ve bu taslağın herhangi bir mağduriyete yol açmaması için üzerine taslaktır şeklinde not düşülmelidir.
*Sözleşmenin ne şekilde yapılacağı kanunda özel olarak belirlendiyse sözleşme o şekle bağlı kalınarak yapılmalıdır. Bunun dışında ileri sürülecek iddiaların ispatlanabilmesi adına yazılı olarak yapılmasında fayda vardır.
*Sözleşmeye sözleşmenin tanınmasını sağlayacak bir başlık eklenmelidir.
*Sözleşmeye tarafların isimleri mutlaka yazılmalıdır. Gerçek kişilerde tarafların adı ve soyadı, tüzel kişilerde ise ticaret unvanı yazılır.
*Sözleşmenin konusu kısaca yazılmalıdır. Sözleşmenin konusu sözleşmenin kısa bir özetidir.
*Kafa karışıklığına yol açmayacak şekilde yalın bir maddelendirme yapılmalı gerekirse maddeler başlıklara bölünmelidir. Sözleşmeyi oluşturan maddeler birbirleriyle uyumlu olmalıdır. Maddelerden biri diğer madde hükmünü geçersiz kılmayacak şekilde düzenlenmelidir. Örneğin bir maddede tazminat düzenlenirken diğer madde tazminat istemini engelleyecek içerikte olmamalıdır.
*Sözleşmenin ifa edileceği zaman ve yer belirtilmelidir.
*Kanunlar ile belirlenen yetki şartlarına aykırı olmamak kaydıyla sözleşmelerde yetki şartına da yer verilebilir.
*Sözleşme hükümlerinin ihlali halinde öngörülen cezai şartın yanında borçlu olan taraftan teminat alınması da mümkündür. Teminat, şahsi ve ayni olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Uygulamada en fazla başvurulan şahsi teminat türü kefalettir. Adi kefalet söz konusu olduğunda borçlu takip edilecek, ödemeden aciz vesikası alınacak ve bu vesika kesin olacak daha sonra kefile başvurulabilecektir. Müteselsil kefalette ise açıkça ihtar çekilecek ödemede güçsüz kalması durumunda kefile başvurulabilecektir. Bu yönden kefalet görüldüğü kadar sağlam bir teminat değildir.
Derece sistemi olması, boşalan dereceye sonraki derecedeki alacaklıların haklarının korunmak üzere yerleştirilmesi bakımından en sağlam teminat türü ipotektir fakat ipoteğin paraya çevrilmesi de uzun zaman almaktadır.
Menkul ve gayrimenkul rehni de genellikle kullanılan ayni teminatlar arasında sayılabilir.
*Sözleşmenin kaç nüsha halinde düzenlendiği de yazıldıktan sonra tarafların ad ve soyadları altına imzaları atılarak sözleşme tamamlanmış olur. Taraf sayısınca nüsha hazırlanmalı ve taraflarda birer nüsha kalmalıdır. Tarafların ticari unvan ve isimleri Ticaret Sicil Gazetesindeki veya nüfus cüzdanındaki aslında uygun şekilde yazılmalıdır. Sözleşme birden fazla sayfadan oluşuyorsa taraflar her sayfayı ayrı ayrı imzalamalıdır. Teknik şartnameler de sözleşmenin eki olup olmadıkları konusunda tereddüt yaşanmaması amacıyla imzalanmalıdırlar. Sözleşme imzalanırken karşı tarafın imza yetkisi araştırılmalı, imza sirküleri ve Ticaret Sicil Gazetesi karşılaştırılmalıdır. Sözleşme ekine imza sirküleri ve Ticaret Sicil Gazetesi de eklenmelidir.
*Sözleşmeye yazılan rakamlar yazı ile ayrıca parantez içinde yazılmalıdır.
*Kefalete ilişkin koşulların kafa karışıklığına yol açmaması için ayrı bir sözleşmede düzenlenmesinde fayda vardır.
*Yabancı dilde hazırlanmış bir sözleşmenin yanında bu sözleşmenin Türkçe metni de bulunmalıdır. Türkçe metin yoksa 805 sayılı Kanuna aykırılıktan dolayı sözleşme kesin hükümsüz olacaktır.
*Yabancı dilde hazırlanmış sözleşmelerin imzalanması söz konusu ise, bunların çevirilerinin sözleşme içeriği konusunda bilgi sahibi tercümanlarca yapılması ve bu tercümelerin incelendikten sonra imzalanması uygun olacaktır.
*Sözleşmenin imzalanmasından sonra ıslak imzalı nüsha güvenli bir şekilde muhafaza altına alınmalıdır. Gerekli hallerde sözleşmenin fotokopileri kullanılmalı orijinal nüsha üzerinde karalama veya işlem yapılmamalıdır.
*Dövizli işlemlerde esas alınacak kur tespit edilmelidir.
*Sözleşme imzalamadan işe başlanmamalı edim ifa edilmemelidir.
HEMEN İLETİŞİME GEÇMEK İÇİN: 0 541 485 92 48